Bayındır Hakikat

Bayındır Hakikat

Denemeler
Bayındırlığın derinlerinde emsalsiz acılar yaşanırken, meta okyanusunda bol köpüklü kadehler tokuşur. Toplarken kartonları insan çöplerinden, ekmekler tazeyse eğer sevinirsin. DİOR mutantları, cinsel şehvetli erkle madde şehvetlilerin köle pazarı vitrinlerinden en çok taliplisi olandır. Bilirsin lakin yumuşak et’in karşı konulmaz hazzına kapılmaktan memnunsundur. Üreme vazifeli hücrelerin cinsel gayeli mahluklara evrildiği günden beri, oruçtaymış meğer hakikat. Adaletin boğulduğu binaların beton kalıplarını arşınlamak gelirken içinden, karınca kurtarır umutları yeniden. Haysiyetsizliğe biçilen temel kalıplar, binbir çeşit model uygulamalarla yoğrulur ve nihayet manipülasyon kaçınılmaz olur. Ey şerefli! Nerdesin? Gel gayrı… Taş duvarlar hep mi Kuzeyli? Okuyanı, okuduğuna pişman ederek oturmakta olduğun koltuğun vebali, senden olanı yerleştirdiğin kadronun şevkiyle katmerlenir. “Bizden olan hayırlıdır ve memleket makamlarına en layık olan o’dur zihniyeti, aman vekilimiz incinmesin hepimizin koltuklarını altımızdan çekiverir haa” iç sesleriyle yoldaştır. Yeni bir Talas mı…
Read More
Y a V a Ş L a

Y a V a Ş L a

Denemeler
Susanın derdini konuşan anlamaz. Hakiki dert insanı konuşturmaz. Alır tüm kelimeleri zapt eder kaleleri. Geçici hırslar, dünyalık sevmeler, günahkâr düşünceler hayır getirmez. Biraz etrafımıza bakalım. Sokaklardaki iki büklüm 90'lıkların gözünden görmeye çalışalım. Bir yudum çayın, bir dost bakışının kıymetini hissedelim. Koşmayalım... Yetişmeyelim tranvaylara, kaçsın futbol derbileri ve tv dizileri. İnsan; sahip olmak için değil olmak için insan...
Read More
GöNüL KaoSu

GöNüL KaoSu

Denemeler
Bazen derki insan :"Bana rağmen gönlümün kanatlanmasına müsaade edebilir miyim?" Bir gün benlik çıkarda en keskin prensipleriyle gönlün aşka susamış ve aşka yanmak için uçan kanatlarını kırıverir mi? Cesaret yeter mi mutlu olmaya? Yoksa insanın en derinlerindeki kokuşmuş nefis kuruntuları ansızın misal; bir bebeğin hıçkırığında veya Mihriban’ın sokak ortasındaki en şen kahkahasında yıkar mı birden pembe hayalleri ve kalır mı kursaklarda en bakir sevinçler, umutlar, yarınlar...  Bu bilmecelere aldırmadan "aşk için aşka köle olarak İslamla gıdalanmış ve Anadolu ile yoğrulmuşdur, bu ise yeterlidir fıtrat üzere olmaya" deyip aşk atına binmeli mi? Ne yaman terazi... İnsanın kendi ile olan savaşıdır hakiki harp. Halbuki bellidir düşman ve meydan... Kaos ve nizam... Hangisi hayırlı? Bu fikir kaosunun bir yerinde durup tefekkür edip baş kaldırmak mı yoksa yuvaya salınmış bir çomak misali kulak tıkayıp…
Read More
SöZ ToHuMDur HeM de SeNeT

SöZ ToHuMDur HeM de SeNeT

Denemeler
"Söz namustur”, hakikatini insanların yüreklerinin en derinine işlercesine mahcubiyeti, utanmayı ve karşı taraftan gelecek tepkileri göze alarak, söze ve yazıya döküyor olmamıza rağmen; amenna ve saddakna cevabını verenlerin dahi gözlerimizin içine baka baka sözlerine ihanet etmelerini nasıl yorumlamak lazım? Bu kişiler ya sözü namus olarak görmüyor yâda namus kavramının ihtiva ettiği mana konusunda mutabık değiliz.  Veya namus kavramı bizim geleneğimizdeki anlamını kaybedip modern zamanlardaki kimi çevrelerin algılar ve tanımlar olduğu geniş meşrep bir halemi evrildi. Söz ve namus gibi bir toplumun en önemli hususiyetlerinden olan ve toplum halinde yaşayan bireylerin sosyal düzeninin, nizamının, intizamının sağlanması noktasında baş aktör olan bu olguların, bireylerin sinelerinde basitleşmiş, hafiflemiş olması ve yalnızca kanuni çerçevede hâkim karşısında kıymet görür bir vaziyette olması toplumda tamiri mümkün olmayan derin yaralar açmıştır.  Söz senettir. Söz namustur. Söz tohumdur. Söz…
Read More